Ana içeriğe atla

''HAŞEMA'' Bahane Sohbet Şahane


Bu yaz haşemalar ile ilgili bir çok çalışmalar yapıldı. Bu konu da ciddi bir eksiklik vardı ancak son zamanlar da güzel modeller görmeye başladık. Daha öncesinde ihtiyacı gidermek için hazırlanan haşemalar bir çok tasarımcının dokunuşu ile daha modern bir görüntü kazandı. Sahilller de şıklığından taviz vermeyen tesettürlü kadınlar görüyoruz. Aslında bu kıyafetlerin isimleri haşema değil, haşema bir marka. İlk olarak kendileri bu çalışmaları yapmaya başladığı için isimleri haşema olarak biliniyor.
Aslında bugün haşemalarla ilgili bir post atmayı düşünüyordum. Daha öncesin de aldığım notları önüm de toparladım, biraz da internetten araştırmaya koyuldum ve sonrasın da gezinirken Ayşe Arman'ın bazı yazılarını okudum. 
Ayşe Arman bildiğiniz gibi ismi çokça duyulmuş bir köşe yazarı, kendisi çok önceki yıllar da, haşema ile ilgili ciddi uğraşlar sarfederek, tecrübeler edinerek bir yazı yazmıştı. Bu yazıyı okuduğum da böyle bir konuyu kaleme alması bana çok manidar gelmişti. Yakın geçmişte kıyafetle ilgili bir yazı paylaştığın da insanlar ona haşema için sarf ettiği sözleri hatırlattılar. Haşema giyen kadını aşağıladığı, gereksiz bir yazıydı bu. Kendisi her seferinde kapalı kadınların yanında olduğunu ancak sırf erkekler yüzünden belli kurallar içinde yaşıyor oluşlarını kabullenemediği dile getiriyor. Lakin kendisinin algılayamadı en temel şey şudur ki, kapalı olan bir kadın bunu herhangi erkek için yapmıyor, inancı gereği bu şekilde yaşıyor ve bunu kendi özgür iradesi ile kabul ediyor.
 Laiklik, özgürlük kavramını dillerinden düşürmeyen bu kişiler dindar, yobaz sözleri ile insanların kişiliklerini, inançlarını, yaşayış şekillerini aşağılayan, Laiklik diye ortalarda veryansın etseler de asla anlamını bilmeyen kişilerdir. Kapalı olduğu için, inançlı olduğu için belki de namaz kıldığı için insanları cahil olarak nitelendiren bu kesimin toplum da söz sahibi olması bile malesef ki gelecek nesil için büyük bir zarar. Kendi özgürlükleri konusun da tek bir söze tahammülü olmayan bu insanların başkalarının İslamiyeti yaşayışı tercih ediyor olmalarına bunca söz söyleme haklarını kendilerin de buluyor olmaları büyük bir küstahlıktır. Başını örtmek ya da açmak, deniz de mayo yerine haşema giymek, meditasyonla ruhunu rahatlatmak yerine namaz kılarak huzuru hissetmek, sevgilisi ile uzun yıllarca ne olduğu belli olmayan bir hayat yaşamak yerine inancına uygun bir şekilde evlenerek bu hayatı sürdürmek... Bunların hepsi kişilerin tercihleridir, bunlar insanların özgür seçimleridir. Siz insanların kendi seçimlerini aşağılayarak laik olamazsınız.
İnsanları inançları ile yargılamak, onları inançlarından ötürü aşağı görmek, cahillik tam olarak budur. Çok iyi okullardan mezun olmuş, bir çok kültür görmüş, çokca insanlar tanımış kişilerde malesef  ki cahil olabiliyor. Cehaletin eğitimle ya da her hangi birşeyle alakası olmadığını böylelikle de görmüş oluyoruz.
Şu tartışmasız bir gerçektir ki biz örtülü kadınlar bir çok konu da Ayşe Arman gibi düşünen kadınlar dan çok daha laik, çok daha özgür, çok daha ileri görüşlü, çok daha merhametliyiz. Merhamet insanlığın omurgasıdır, merhamet den yoksun bir kişinin insanlığından söz edemeyiz. 
Eşit, özgür, laik bir toplumdan söz edeceksek şayet önce birbirimizin yaşantısına saygı duymamız gerektiğini ve bir İslam ülkesin de yaşadığımızı göz ardı etmememiz gerektiğini unutmamalıyız.


Yorumlar